Bu hafta İl Genel Meclisinde ortaya çıkan tablo, iyice kısırlaşmış olan Çanakkale siyasetini hareketlendirmeye yetti.
Başta bu konuya biraz değinelim.
AKP / MHP ortaklığı küçük bir demeçle son buldu.
Neydi o demeç ve kim verdi? MHP İl Başkanı Rıdvan Uz.
Ne dedi; GESTAŞ'ın adı değişsin DANİŞ AŞ olsun.
Neden böyle dedi? Yeni gelen gemiye alınan personelde siyaset güdüldüğünü öne sürdüğü için.
Ondan sonra ne oldu. MHP Grup Başkanı H. Rüştü Akgün AKP'ye sallamaya başladı.
Öküz öldü, ortaklık bitti!
Peki iki partinin ortaklığı döneminde ne oldu? Kimler karlı çıktı?
Bir Hasan Hüseyin Aytop meclis başkanı oldu.
İki Halil Rüştü Akgün GESTAŞ yönetim kurulu üyesi oldu.
Komisyonlar ve encümende iki parti yer aldı. Böylece bir buçuk yıl geçti.
Geçen bir buçuk yılda ne yaptılar?
Bol bol dış gezi. Başka iç gezi..
Başka köy hayırları..
Başka üç kuruş parayı da dağıttılar oraya buraya.
Yani anlayacağınız olan biten bu.
Şimdi gelelim Çanakkale siyasetinde önümüzdeki dönemin sorularına.
Bu sorular gelecek dönemin kilit soruları. Sancıların da merkezleri..
AKP'de birinci sıra milletvekili kim olacak?
Biliyorsunuz, gizli kutuya atılan oylar Ankara'da sayılır. Ne gören olur ne okuyan.
Onun için bu soruya verilecek en basit cevap Mehmet Daniş olur.
CHP'de ön seçim olur mu? Olursa kimler soralamaya girer?
Ön seçim yüzde yüz olur. Sıralamaya kimler girer bilemem.
Ama şu isimler ilk dörtte yer alır: Ahmet Küçük, Ali Sarıbaş, İsmail Özay, Serdar Soydan, Şükrü Kemerli. (Alfabetik sıraya göre dizdim. Kimse yanlış anlamasın!)
Peki MHP'de ilk sıra kim olur? Mustafa Kemal Cengiz'in dışında herkes olabilir bence.
İşte bütün mücadele yukarda saydığımız üç parti ve bu üç partinin çıkaracağı dört isim için.
Diyeceksiniz ki bu işin sancısı suncusu nerde?
Sancısı şurda, bu dört isim için dört yüz kişi mücadele verecek de ondan.
Bu mücadele de öyle böyle bir mücadele olmayacak.
Şimdiden de başladı zaten.
Sonra yine yazarız nasıl olsa. Acelemiz yok. Şimdi önümüzde referendum var ne de olsa.
Bu hafta alkışı hakedenler..
Ben de farkındayım, uzun süredir olumlu bir yazı yazmadığımın. Hatta internet üzerinden bu konuda çok da tepki alıyorum. Bardağın boş tarafıyla fazla meşğul olduğumu söyleyen çok. İşte onun için bu hafta stilde bir değişiklik yaparak olumlu şeyleri görmenize yardımcı olayım dedim. Çanakkale'de güzel işler yapan ve gerçekten alkışı hakeden arkadaşlarımızı yazmak istiyorum.
Başta GESTAŞ Genel Müdürü Hasan Yürükçü'yü kutluyorum. Beş yıl Dünya gazetesi temsilciliği yaptığım için 'altın çıpa' ödülünün ne anlam ifade ettiğini iyi bilirim. Öyle kolay kolay alınıp verilen bir ödül değildir. Denizcilik camiasında anlamı son derece büyüktür. Kendine özgü kural ve kaideleri olan bu sektörde o ödülü haketmeyen kimse kürsüye çıkamaz. Tekrar tebrikler Sayın Yürükçü. Ekibinle ve yönetim kurulunla daha güzel işler yapacağına eminim ve bu ödül var olan çalışma azmini daha da artıracaktır. Seninle gurur duyduğumuzu ve her zaman destek olmaya hazır olduğumuzu bilmeni isterim.
Püf noktası: Bekar. Mesai kavramı yok.
Rektör Ali Akdemir bir dönem daha kalmalı. Evet, bunu inanarak söylüyorum. Geçen hafta kendisiyle bir söyleşi yaptık. Açık açık konuştuk. Üniversitenin nereden nereye geldiğinin farkındayım. Ramazan Aydın'ın sağlıklı bir seçim yaptığını şimdi daha iyi görüyorum. Ali Hoca üniversitenin altyapı sorunlarını büyük ölçüde aşmış durumda. Kurumsal anlamda eksiklikler yok denecek seviyeye doğru ilerliyor. Üniversite yurtdışıyla sağlıklı ilişkiler kurmuş ve bu daha da gelişiyor. Tıp fakültesi keza gelişimini hızla sürdürüyor. Bunun için dört yıllık bir görev süresi bence yeterli değil. ÇOMÜ önüne koyduğu hedeflere bu kadroyla bir dönem daha ilerlemeli.
Püf noktası: Bekar. Mesai kavramı yok.
İsmail Emek. Bu ismi çoğu insan bilmez. Ama Çanakkale için olduğu kadar, Türkiye için de önemli bir şahsiyettir. Kooparatifçiliğin gelişmesinde ve bugün geldiği noktada İsmail Emek ismi önemli bir yer tutar. Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanlığı yanında Biga Köy- Koop Başkanlığını da yürütüyor. Tarım ve hayvancılık sektöründe söz sahibi olabilmeyi başarmış ve sözünü herkese dinletebilen bir insan. Tarım bakanına kafa tutabilen ender insanlardan birisi İsmail Emek. Onun için sizlerle paylaşmak istedim Çünkü kendisinden çok şey öğreniyorum. Ufkumu açan bir insan.
Püf noktası: Ne zaman nerede olduğu bilinmez. Mesai kavramı yok. Biraz eski toprak olduğu için evlenmeye fırsat bulmuş..
Çanakkale Belediyesi'nin görünmez kahramanı Handan Özyayla. İsmail Özay döneminde yetişmiş bir personel. Belediye Başkan Yardımcılığı görevine geldikten sonra en önemli projelerde onun imzasını görüyoruz. Belediyenin en önemli birimleri ona bağlı. Şuanda Ülgür Gökhan'ın hem sağ kolu hem de beyni durumunda. Disiplinli çalışmasını, insanlara saygılı ve seviyeli davranışlarıyla harmanlamayı başarabilen bir insan. Gece gündüz demeden işçileriyle bir araya gelebilen bir kişilik.
Püf noktası: Bekar. Mesai kavramı yok.